Dostu Olmalı İnsanın Bir Hiçlikten İbaret

Tabi ki dostu vardı, aynada gördüğünden başka. Yanında var olmasa bile. Vardı. Herkesin dostu olurdu. Olmalıydı. Düşünecek vakti vardı. Onu bulmak için bir hayli uğraşacaktı. Bir düşündü.
Birden aklında belirdi. E tabii ki olacaktı. Şu karşı kafeste duran kuş. Yok yok ya da akvaryumdaki balık. Ve hatta şu akşamüstü buğulu camdan görebildiği sokak lambası. Hiç yalnız değildi aslında.
Geçen gece yol boyu kendisini hiç yalnız bırakmayan o yerdeki siyah beyefendi peki. Hem sadece geceleri değil. Gündüz de bir sürü dostu vardı. Hatta bugün tanıştığı dostunu bir hayli sevmişti.
Tam kafasını gökyüzüne doğru çevirdiğinde gördüğü o beyaz panda. Kesinlikle çok iyi arkadaş olacaklardı. Olmalıydı dostu insanın. E tabii ki olacaktı. Herkesin dostu olurdu. Dostlarını epey severdi ama yalnızlık da sanıldığı kadar kötü bir şey değildi. En iyi dostuydu sonuçta, gerçek dostu. Herkesin dostu olurdu. O herkesin dostuydu. Ayrıca onu da hiç bırakmazdı. Sadece biraz farklıydı dostları. İsimlerini her zaman o koyardı. Konuşmayı çok sevmezlerdi. Herkes gibi değil ama bir hiçlikten de ibaret değillerdi. Biliyordu, burada yanındaydılar. Kimse görmüyordu, biliyordu. Her şeyin farkındaydı. Kimse bilmese de onun bildiği bir şey vardı. İnsan yalnız olduğunu düşündüğü kadar yalnızdı. Kalabalıkların arasında yalnız olmaktansa yalnız sanıldığı kadar kalabalıktı.Sokak lambalarını selamlardı o. Yürüdüğü kaldırımlarla konuşur, duvarların ona anlattığı hikayeleri dinlerdi. Odasındaki o vantilatörle soluksuz kalana kadar şarkı söylerdi. O beyaz gülün söyledikleri yüzünü güldürürdü. Bir tek bulutlar terk ederdi onu, bazen başını alır giderlerdi.
Ama yalnız değildi. Sanıldığı kadar kalabalıktı. Herkesin dostu olurdu. Olmalıydı dostu insanın.
Bir hiçlikten ibaret kalabalıkları olmalıydı.

Yorumlar

Popüler Yayınlar